selam genç!!!

ARADIĞIN HER TÜRLÜ MİMARİ BİLGİ İÇİN YORUM YAPABİLİRSİNİZ...

24 Mart 2012 Cumartesi

PROJE SUNUMU HAKKINDA''değerli hocamız ve meslektaşımız haydar karabey den''

 YAZILI / ÇİZİLİ / SÖZLÜ SUNUM- İLETİŞİM

İletişim de bir Bilim? Sanat? Deneyim… dir.
Birçok Üniversitede eğitimi var.
Bu konuda, birkaç konuyu hatırlatalım:

§  Proje teslim süresine uyabilmek için zaman programı yapabilmek öğrenilmelidir (son günler bilgisayar çöktü? ozalitçiler dolu? çıktılar arızalı? elektrik kesildi? vb…)
§  Bitmiş “iş”i öngörebilmek gereklidir. Teslimden en az iki-üç hafta önce, teslim edeceğiniz paftaların küçük modelleri üzerinde (örneğin A-4 pafta modelleri yaparak) nerede, ne, nasıl anlatılacak diye bir taslak yapın, duvarınıza asıp bakın. Öğretim danışmanlarınızla görüşün.
§  Çalışma sürecine değin aşamalardan hangilerinin sonuç sunumda kullanılabileceği öngörülmeli, buna göre ara aşamlar sistemli bir biçimde saklanmalıdır (bkz. ilk bölüm: her çizimde, lejand’da tarih bulunması gerekliği)
§  Sözlü sunum stratejileri geliştirilmelidir (prova edin- birbirinize sunum yapın)
§  Sunumda süre kullanımını iyi yapın. Örneğin müze yapıyorsanız, tüm dünya tarihini anlatarak konuya başlamayın (ne çok kısa ne çok uzun…) görebileceğiniz yerde bir saat olmalı.
§  Konu ile ilgili yakın mimarlık tarihinden birkaç bilgiyi aklınızda tutun: “benzer konuda, bimemnerede yapılmış şu yapı hakkındaki düşünceniz” sorulabilir. Tabi böyle bir durumda, yapılmış bir yapı hakkında çok olumsuz konuşmama saygısını göstermek de gerekir, ancak dozunda bir eleştiri veya “koşulların farklı olduğunu” söylemek iyi olabilir…
§  Başkalarının yaptığı sunumları ilgi ile izleyin (sıra size gelince de onların desteğine ihtiyacınız olabilir!)



§  YAZILI- ÇİZİLİ İLETİŞİM mimarlıkta öncelikli aracınızdır. (mimarlık’ta bazı durumlarda çizdikleriniz tek iletişim aracıdır. Örneğin: projenizin değerlendirilmesinde de, mimari yarışmalarda da, jürinin yanında bulunamayacaksınız/ bulunduğum jürilerde uzun metinlerin okunduğuna hiç rastlamadım)
§  Sunumunuzda Görülebilir, Okunabilir bir şeyler olmalıdır (belirli bir uzaklıktan)…İzleme mesafesi 2-3 metre olabilmelidir. Genelde dğerlendirenler sizden daha yaşlı oluyor, görme sorunu olmamalı.
§  Çok “gürültülü” yoğun paftalar oluşturmayın. Anlatılacak şeyleri “net” anlatın. Grafik de ayrı bir bilgi alanı, fazlaca grafik tasarım peşine düşmeyin, gerekirse bu konuda yardım alın. Sağa sola rastgele açılı fotoğraflar, görseller yapıştırmayın (renkli basının spor sayfaları gibi beceriksiz grafik kullanımından kaçınılmalı).
§  Pafta-çizim yönleri aynı olmalı, bir ters-bir düz sunlan çizimler (örneğin planlar), izleyenin algılamasını olanaksızlaştırıyor.
§  Ara aşamalar düzenli sunulmalıdır, ölçütlerin (kriterlerin) ve tercihlerin belirtilmesi gereklidir. “Peki neden öyle değil de böyle?” sorusuna şöyle yanıt verebilmeliyiz: “şu ara aşamada gördüğünüz gibi, onu da irdeledim, ancak şu nedele bunu tercih ettim”
§  El çizimlerinde nitelik (çok iyi mimarlardan bazıları hiç iyi çizemiyorlar, peki nasıl anlatıyorlar düşüncelerini?) olmalı. Bazen küçük bir eskiz çok şey anlatabilir.
§  Düşünce ve izlek’in iyi aktarılması için mantığa uygun bir sıralama yapın.
§  Bilgisayar çizimlerini (bilgisyar grafiği yanıltıcı olabiliyor) abartmayın.
§  Kolaj yapılabilir, ancak rastgele yorucu kolajlar yapmayın. Bkz: grafik bilgi.
§  Fotoğraflar (özellikle her  yere fotoğraf yapıştırmayın, izlenemiyor).
§  Mevcut durum, çevre, yapılar ile bizim yaptıklarımızın anlatım olarak farklılaşması gerekir. Örneğin koyu-açık, renki-siyahbeyaz, dolu-boş…
§  Mevcut yapıları rastgele yıkmaya kalkışmayın ama gene de (proje danışmanınızın izini le ) yıktığınız yapılar varsa; mevcut durum- yapılar yıkıldıktan sonra ortaya çıkan durum- sizin bunların yerine yaptığınız yapılar ile ortaya çıkan durum düzenli biçimde arka arkaya sunulmalıdır.
§  Yaptığınız yapının metrekare alanlarını ve yaklaşık maliyetlerini bilin, varsa yıktığınız yapıların da… Genelde profesyonel yaşamda her paftanın altında o paftadaki çizimin alan dökümü bulunur.
§  Modelleme. Modelleme yalnızca bir araçtır, çok öne çıkarmayın (deneyimli gözler yakalıyor, kesinlikle hile yapmayın, yardım aldıysanız bunu belirtin, deneyimli bir öğretim danışmanı bunu olumlu karşılayacaktır)
§  Bir kez daha! Yardım almak doğaldır, ancak bunu belirtin. Yardımı hazmettiğinizi kanıtlayın. Jürilerin görevi “hafiye”lik değil ancak gizli yardım alındığı anlaşılınca bu herkes için çok acı olabiliyor…
§  Maket: Çevre olabildiğince tek renk, varsa tarihsel-doğal ögeler farklı renk olabilir. Yaptığınız yapı ayrıntı ve renk olarak farklılaşabilir. Ancak maketlerinizin mimarca olması beklenir (“müteahhit maketi” diye bir deyim var, bu tür özboyama maketi yapmayın, biraz maket tekniği araştırın…).
§  Başka alternatifleriniz varsa Maket üzerinde fotoğraflanmış olmalıdır.
§  Renk kullanımı (simge-kod olarak veya gerçek malzeme rengi olarak…) Renk kullanımı abartısız olmalı, teknik çizimler siyah-beyaz olmalıdır.
§  Lejand kullanımı (yönlerin aynı olması, ölçeklerin birbirini izlemesi…). Lejand abartısız olmalı, projeyi ezmemelidir.
§  İlginç bir bilgi: çizimlere tersten bakmak bazı grafik hataların algılanmasına yardım edebiliyor. Tasarımınıza başka görüş açılarından (örneğin bir de tersten alt-üst) bakın.

§  SÖZLÜ İLETİŞİM (anlat-dinle-algıla-duyduğuna değer ver-yanıta… gerekirse sunum sırasında özeleştiri de yapmalıyız…)

§  Saate bakın, başlayın…
§  Kimim (kendinizi tanıttığınız an çok önemli, tüm izleyicilere yönelmeye çalışın)
§  Ne yapıyorum
§  Neden yapıyorum
§  Sunumum yaklaşık kaç dakika sürecek
§  Sunum stratejisi ve yönetimi size ait olsun, süreyi ve konuyu siz yönetin. Duruma hakim olduğunuzu gösterin.
§  Doğallıkla eleştiriler gelecek, sakin ve olgun gözükün. Hemen “laf yetiştirmeyin”. Eleştiri anlamsız bile olsa en azından başınızla onaylar gibi yapın. Yoksa tartışma istemediğiniz bir yönde gelişebilir.

§  Eleştiri konusunda, özel bir not: Bazen, (sunumlarınız sırasında, jürilerde…) özellikle, konuya fazla hakim olmayan birisi (belki kendini göstermek için, bazen üstlerine yaranmak için bazen de yalnızca egosu için) size yalan yanlış bir eleştiri yöneltebilir. Siz daha doğrusunu biliyorsunuz, daha hakimsiniz duruma… Sakın belli etmeyin, küçümsemeyin, durum bir felakete dönüşebilir. Sakin ve güleryüzlü olun; o kişiye durumu ne kadar iyi kavradığını ve çok haklı bir eleştiri getirdiğini söyleyin. Bu kesinlikle tarafınıza bir artı puan olarak yazılacaktır.

§  Çerçeve, çevre, bağlam hakkında bilgi verilmesi
§  Tüm program, kapasite, kriter vb. bilginin kısaca aktarılması
§  Meslek dilinin (jargon) kullanımına alışın (az-çok, aşağı-yukarı, güzel-çirkin, sevdim-sevmedim gibi profesyonel olmayan değerlendirme ve deyimlerden kaçınmak gereklidir).
§  Sesiniz duyulmalıdır.
§  Dinleyicilere dönük ve göz teması ile konuşulmalıdır. Bir araştırmaya göre, düşüncenin izleyenler ile güvenli bir göz teması ve vücut dili ile ifade edilmesi, söylenen söze eşit bir etki yapıyor.

§  Daha çağdaş yaratıcı araçlar da kullanılabilir (bir yer duygusu için örneğin sesler, müzik, bir şiir alıntısı, bir referans, gerçek insanlardan alıntılar, fotoğraflar, çok kısa bir film…?) Özellikle yer duygusunun verilmesi için (fazlaca gösteriye kaçmadan).

§  Vücut dili ile iletişim: Göz ve El hareketleri çok önemli (örn, kendi başınıza: ışığı, sessiz bir avluyu, kalabalık bir çarşıyı, bin yıllık bir yapıyı, vb. bu yöntemle anlatmayı deneyin!/sessiz sinema oynar gibi). Elde bir kalem tutmak çok kurtarıcıdır.

§  Sunum sırasında özgüven- saygı dengesi, not alma, yanıtlama, tartışma… Fazla sempatik, fazla asık suratlı, fazla hızlı, fazla yavaş olmamak.  Anında cevap vermemek, söz kesmemek, eleştiri veya katkıyı anladığını belli etmek…

§  Bitirmeyi bilmek (örn: “teşekkür ederim” diyerek). Bir sunumu aniden susarak bitirmek çok yanlış.

Bu konularda pazar günleri gazetelerin verdiği İnsan Kaynakları eklerinde bile bolca açıklama var!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder